İnsanoğlu varlığını madde olarak göstermeye başladığından itibaren yeryüzünü şekillendirmiştir. Bedeninin ve coğrafyasının zorluklarını ve güzelliklerini yaşam yolunun şekillenmesinde kullanmıştır. Bu uzun ve meşakkatli yolda dini ve milli eğlenceleri/bayramları olmuştur. Türk milleti olarak milli ve dini bayramlarımız bizler için ‘birlik ve beraberliğimizin’ pekiştiği, kardeşliğimizin sebeplerini hatırladığımız ve kaderimiz olan coğrafyamızı yaşarkenki amaç, gaye ve hedeflerimizi hem belirlediğimiz hem de hatırladığımız anlardır. İki dini bayramımızdan birisi olan Kurban Bayramı da Türk milleti ve Müslümanlar için çok önemlidir. Kurban Bayramı’nda Allah’ın emrine boyun eğmiş ve kulluk bilincinin korunduğunun göstergesi olarak Hz. İbrahim ile oğlu İsmail’in Cenab-ı Hakk’ın buyruğuna mutlak itaat konusunda verdikleri başarılı sınavın hatırasını tazelemiş ve inanmış insanoğlunun da benzer bir itaate hazır olduğunu göstermiş oluruz. Bayramlar güzel anıları biriktirdiğimiz, ailemizle birlikte olduğumuz sayılı günlerdir. Benim çocukluğumun bayramlarından aklımda kalan ‘bayramlık’ diye tanımladığımız ayakkabıların bayram sabahına kadar evin en güzel yerinde sergilenmesi anımdır. Kurban Bayramımızı kutlarım…
Yıldırım Tuğrul Türkeş
Türkiye-Kuzey Kıbrıs ilişkilerinin ve iş birliklerinin sağlıklı yönetilmesi için ilişkiler Başbakan Yardımcısı düzeyinde yürütülmektedir. Son iki yıldır ilişkileri, Kıbrıslı kimliği olan Yıldırım Tuğrul Türkeş yürütmekteydi. ‘İki devlet bir millet’ ilişkisiyle yürütülmesini yazılarımda çokça belirtmiştim. Son iki yıllık ilişkileri de Kıbrıs Postası gazetesinden “Akdağ ile ‘iki iki dört etsin’ dilerim” yazısıyla Vatan Mehmet çok güzel işlemiş. O yazının üstüne TC – KKTC ilişkilerini yürüten kişi hakkında yazmaya gerek yok. Emeklilik yaşamında mutluluklar dilemekten başka.
Dr. Recep Akdağ
Türkiye Cumhuriyeti devletinde 11 yıl 4 ay gibi uzun bir süre Sağlık Bakanlığı görevini yürüten Dr. Recep Akdağ kabine değişikliği sonrası Kıbrıs işlerinden sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak görevlendirildi. KKTC’ye de bu kimliğiyle ilk ziyareti hafta başı yaptı. Protokol kuralları gereği sırasıyla devlet erkanına ziyaretler de bulundu. Kıbrıs sorunu üzerine bilgisine bu görev sonrası yapılan bilgilendirmelerle yenisini de ekleyerek “Kıbrıs’ta bir kardeşimizin gözü yaşarsa, 80 milyonun gözünden yağmur gibi yaş akar.” şeklindeki samimi sözleriyle Kuzey Kıbrıs’a olan sevgisini ve bağlılığını gösterdi. Bakan Akdağ “Heyecanla hizmete hazırım.” diyerek de yeni dönemin icracı ilişkiler üzerine kurulmasını ve tecrübesiyle Kıbrıs Türk’ü için çalışacağını vurguladı. Sayın Recep Akdağ bu yeni dönemde Kıbrıs Türk’ü için bulunmaz bir fırsattır. Anavatan Türkiye’de sağlık üzerine yaptığı köklü değişiklikler ve reformlarla Türkiye’deki sağlık, Avrupa ülkelerinden gelip tedavi olan yabancıların olduğu bir seviyeye çıktı. İnsan yaşamında en önemli olguların başında sağlık gelmektedir. Kıbrıs sorunu ve müzakere sürecinin şu an bittiği bir dönemde, KKTC devleti başta sağlık alanında reformlar yaparak Kuzey Kıbrıs devlet sistemini reorganize etmelidir. Çağın ve coğrafyanın gereksinimlerine uygun yönetim metotları uygulanmalı, Kuzey Kıbrıs’ı geleceğe hazırlamalıdır.