Ana içeriğe atla

27-Kıbrıs güvenlik ve garantiler 11.08.2016, Milliyet Gazetesi

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) arasındaki görüşmelere Ağustos ayı sonuna kadar ara verildi. Bu süre zarfında taraflar, geriye dönük yapılan görüşmeleri değerlendirerek eksik ve revize edilmesi gereken konuları ve süreci federasyon modelli bir çözüme götürecek alt yapıyı hazırlamaktalar. Şimdiye kadar heyetler arası yapılan görüşmelerin beşeri yaşamı etkileyen yönetim ve güç paylaşımı, ekonomik sistem, Avrupa Birliği ilişkileri gibi konuları kamuoyuna yansıdığı kadarıyla güzel geçmekteydi. Sürecin bundan sonraki aşaması hayati öneme sahip ve güzel giden, görüşmeleri etkileyebilecek başlıklara geçmek olacaktır.

Anadolu Ajansı’nın yayımladığı Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler hocası Doç. Dr. Soyalp Tamçelik’in “Kıbrıs müzakerelerinde en çetin konu: Güvenlik ve garantiler” başlıklı analizi gelecek görüşmelerin en önemli konusu üzerinedir. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Erenköy Direnişi için düzenlenen törendeki konuşmasında Kıbrıs Türk halkının, Türkiye’nin garantisinin devamını istediğini vurgulaması konunun ne kadar önemli olduğunu ve Sayın Akıncı’nın ‘güvenlik ve garantiler’ başlığına önem verdiğinin göstergesidir.

 

Erenköy milli park olsun

Kıbrıs Türk’ünün Kıbrıslı Rumlara karşı verdiği yaşam ve ölüm mücadelesinde önemli bir konuma sahip olan Erenköy Direnişi’nin 52’nci yıl dönümü, Erenköy Şehitliği önünde yapılan törenlerle anıldı. Törendeki konuşmasında “Yaşananlardan dersler çıkarıp geleceği kurmak, en önemli ödevimizdir. Geçmişin tekrarlanmamasının en önemli noktası, geçmişte yaşananlardan dersler çıkarmaktır. Eğer dersler çıkarmazsak aynı şeyler tekerrür edebilir” diyen Akıncı, tarihin geleceğe yön vermekte çok önemli olduğunu vurguladı. Ortak yaşam hedefimizde, barış ve huzur için geçmişimizi iyi bilmeliyiz. İki toplum için de hafızalara kanlı yıllar olarak geçen Kıbrıs Rumlarının darbe, cunta ve ölüm üzerine eylem yapanlarının yaşattıkları acılar vardır. Bunlar gelecek yaşamımızda unutulmadan barış ve demokrasinin tek çözüm olduğunu hatırlamamızda birer araçtır. Bu vesile ile Kıbrıs Türk tarihinde şan şeref ile yazılan Erenköy Direnişi önemlidir. Bundan dolayı da gelecek nesillerin Erenköy Direnişi’ni iyi öğrenmeleri ve tarihlerini iyi bilmeleri için Erenköy’ün rahatlıkla ziyaret edilebilen, mücadele yıllarının temsili olarak yaşatıldığı milli parka dönüştürülmelidir.

 

Karşımda kırmızı beyaz bir okyanus gördüm

Lefkoşa Sarayönü’nde düzenlenen ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in de bulunduğu, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım’ın telekonferansla katıldığı ‘Demokrasiye Destek’ isimli mitingde tam kadro yer alan KKTC hükümeti üyelerine Başbakan Hüseyin Özgürgün nezdinde teşekkür eder, onları tebrik ederim. Sonrasında geçtiğimiz hafta sonu İstanbul Yenikapı mitingine de katılarak ‘iki devlet bir millet’ mantığı ile hareket eden Başbakan Özgürgün, demokrasi inancını basın açıklamasından eyleme dönüştürerek, fikren ve bedenen FETÖ terör örgütü karşısında olduğunu göstermiştir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

9-Ortak Akıl Sürdürülebilir Hükümet 21.04.2016, Milliyet Gazetesi

Bir önceki yazımı siyasi sistemin ve genel olarak siyaset kurumunun neden tıkandığı ve çağın gereksinimlerini niçin karşılayamadığı, değişimini/dönüşümünü neye göre yapmaz ise başarısız olacağını ve halk iradesinin vermiş olduğu yetkiyi neden sağlıklı kullanamadığı üzerine yazmıştım.             Kuzey Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası, siyaset sahnesine baş karakter olarak dahil olan KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dır. Akıncı ile başlayan müzakere, devlet aklı ve millet menfaati ile sürmektedir. Bu dönemin başarılı bir şekilde devam etmesinin arka planında iyi bir ekip vardır. Akıncı’nın yakın geçmişte bir siyasi partide aktif rol almaması da Cumhurbaşkanlığındaki rolünü, siyasi tarzını, ideolojik fikirden uzak, devlet ve millet menfaati ile görmesini sağlamıştır. Cumhurbaşkanlığı çalışmalarına paralel olarak gidemeyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi ise siyasi çıkmaza girmiş ve geçen haftalarda hükü...

10-Balkanlarda Türk Şehri Prizren 28.04.2016, Milliyet Gazetesi

Geçtiğimiz hafta sonu bir dizi ziyaret için Balkanlarda Evlad-ı Fatihan diye anılan ve Yugoslavya dağıldıktan sonra kurulan Kosova’daydım. Başkent Priştine’ye, İstanbul’dan bir saati geçen bir uçak yolculuğu ile varılıyor. Priştine’deki havaalanı, Türk bir firma tarafından yap-işlet-devret modeli ile yapılmış. Avrupa ülkesine ve şehrine yakışır bir terminali ve işletmesi var. Prizren şehrine, otoyol kalitesinde bir yolla ulaşılıyor. Bu güzel yolu da başka bir Türk firması yapmış. Şehri gezmeye başladığımızda yapılan sohbetlerde elektrik dağıtım sistemini de bir Türk firmasının yaptığını söylüyorlar. Yakın tarihimizde Sırp zulmüne maruz kalan Kosovalı vatandaşlar, savaşın ne denli korkunç ve kazananı olmayan bir ölüm oyunu olduğunu biliyorlar. Bu esaretten ve Sırp zulmünden onları koruyan, kollayan, NATO üyesi olan askeri güçlerden biri de Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) birliğiydi. Prizren şehrinde tabur seviyesinde olan Türk Silahlı Kuvvetleri birliği, Kosova’daki savaş zamanında ver...

35- BM sonrası çözüm… 06.10.2016, Milliyet Gazetesi

Birleşmiş Milletler zirvesi sonrası ‘Kıbrıs Sorunu’ için BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’dan uluslararası basın önünde müzakere sürecinde gösterdikleri cesaret ve özveriden dolayı ‘tebrik ve aferin’ alan Kıbrıs adasındaki iki lider Nicos Anastasiadis ve Mustafa Akıncı, 4 Ekim günü tekrar Kıbrıs Sorunu için görüşmelere başladı.  Akıncı ve Anastasiadis’in yeni yol haritası ve ajandaları basını bilgilendirme toplantısı vasıtasıyla kamuoyuna servis edildi.  KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Ekim ayı içerisinde yapmayı planladıkları on toplantı sonrası geniş basın bilgilendirmesi yapacağını ve kamuoyundan gizli bir şey olmadığını kanıtlamak için, açık bir toplantı süreci geçireceğini söyledi. Konjonktüre bağlı olarak Akıncı müzakere metodu ve basın bilgilendirmesini sürece zarar vermemek adına yapmıyordu. BM zirvesi öncesi beklentileri yükseltmesi ve zirveden kamuoyunun beklemediği bir sonuç çıkması üzerine, yeni süreçte basına açık bir müzakere süreci seçmesi, olası bir olumsuz son...